RENKLERİ DİNLEMEK
Neil Harbisson'un "eyeborg" özelliği gördüklerinin çok ötesinde renkleri duymasını sağlıyor.
Doğumundan beri renkleri sadece siyah/beyaz görebilen Neil Harbisson "eyeborg" adını verdiği protez bir cihaz sayesinde insan görüşünün ötesindeki renkleri bile duyma becerisi kazandı. Bir konferansta sibernetik uzmanı Adam Montandon ile tanışana kadar renk aralığı sadece siyah-beyazdı. Montandon ve daha sonra Peter Kese ile çalışan Harbisson, renk tonlarını ses frekanslarına çevirebilen ve başının önüne takılan bir cihaz geliştirdi.
Harbisson'un cihazı ses ve görüntü arasındaki keskin sınırların belirsizleşmesini sağladı. Ses portreleri sergisinde, insan yüzlerinin seslerini dinleyerek bu sesleri mikrotonal bir koroya dönüştürdü. Şehir renkleri projesinde ise Avrupa'daki başkentleri iki renk şeklinde tanımladı. (Monaco gök mavisi ve sarımsı pembe iken Bratislava sarı ve turkuazdı)
“Kesin olarak söylemek mümkün ki, bu bir yazılımdan ya da sanal gerçeklikten ziyade, Neil'in dünyayı algılama şeklini kelimenin tam anlamıyla görünmeyen bir enerji mimarisi ile açığa çıkarmasıdır" - Adam Montandon
İş arayanlardan hiçbir ad altında menfaat temin edilmez ve ücret alınmaz. Stratej İnsan Kaynakları, İşkur'un denetiminde 25 / 02 / 2012 tarihli 514 No'lu lisans sahibi Özel İstihdam Bürosu'dur.
Chess image by courtesy of Steve Vigar Designs
İSTENMEYEN İLETİLERİ YANITLAYINCA NE OLUR?
Şüphe uyandıran e-postalar, sahipsiz banka hesapları, pırlanta/elmas dolu kiralık kasalar, bir ülkede mahsur kalmış yakın arkadaşlar... Eminiz hepiniz bu tür e-postalardan en az bir defa almışsınızdır. Gelen kutusunda gördüğümüz anda standart olarak yaptığımız şey onları silmektir. Peki ya silmeyip cevap verirseniz ne olur? İngiliz yazar ve komedyen James Veitch kendisine reddedemeyeceği bir teklif sunan dolandırıcıyla haftalar süren yazışması üzerine güzel bir hikaye yazmış. James'e göre bu tür e-postalar biraz eğlenmek için bulunmaz bir fırsat.
Neden İzlemelisiniz?
James Veitch, Nijeryalı prenslerden, evlenmeye uygun Rus gelin adaylarına kadar bir çok konuda e-posta dolandırıcıları ile olan yazışmalarıyla sürpriz dolu, tuhaflıklar içeren ve sonuçta kahkaha tufanına yol açan bir serüvene sürüklüyor kendisini. Yaşadığı deneyimler, "Dot Con" adında ilk kitabını yazmasını ve 2014 yılında Edinburgh Fringe sahnesinde "The Fundamental Interconnectedness of Everyone with an Internet Connection" isimli ilk solo gösterisini sahnelemesine vesile olmuş. James Veitch yıllardır bilinen ancak buna rağmen hala inanan, -inanmak isteyen- onlarca insanın maruz kaldığı e-posta ile dolandırıcılık tekniklerine inovatif bir yaklaşım göstererek eğlenceli bir sunum oluşturmuş.